30 Mayıs 2025 tarihinde, Türkiye’nin gözde turistik beldelerinden biri olan Muğla, beklenmedik bir depremin etkisi altında kaldı. Saat 16:32’de gerçekleşen deprem, yerli ve yabancı birçok kişinin gündemine oturdu. Kandilli Rasathanesi ve AFAD’ın verilerine göre, depremin büyüklüğü 4.8 olarak kaydedildi. Depremin derinliği ise 10 kilometre olarak belirlendi. Konuyla ilgili yapılan ilk açıklamalara göre, şehri etkileyen deprem, vatandaşlarda korku ve panik yarattı, ancak şansesiz bir yaralanma veya büyük bir hasar rapor edilmedi.
Muğla’daki deprem, Fethiye'nin 15 kilometre güneyinde meydana geldi. Yerel saatle 16:32’de gerçekleşen olay, bölgedeki birçok kişi tarafından hissedildi. İlk gelen bilgiler, depremin kıyı bölgesinde yaşayan vatandaşlar arasında kısa süreli panik ve endişeye yol açtığını gösteriyor. Ancak, devlet yetkilileri ve sismologlar tarafından yapılan açıklamalarda, Muğla’nın sık sık sismik aktivitelerle karşılaşan bir bölge olduğu, bu tür depremler karşısında önlem almanın önemli olduğu vurgulandı.
Depremin ardından sosyal medyada birçok vatandaş, hissettikleri anı paylaştı. “Sarsıntı çok şiddetliydi, evde oturuyordum. Hemen dışarı çıktım.” şeklinde pek çok mesaj alındı. Güvenlik güçleri, olası artçı sarsıntılara karşı vatandaşları uyararak dikkatli olmalarını istediler. Ayrıca, Muğla’nın özellikle yaz aylarında yüksek nüfus yoğunluğuna sahip olduğunu göz önünde bulundurarak, tatilcilerin de bu durumu etkileyeceği değerlendirmesi yapıldı. Şehirdeki oteller ve turistik tesislerde, ilk anda panik yaşanmasına rağmen, herhangi bir acil duruma karşı hazırlıklı oldukları bildirildi.
Muğla Valisi, yaşanan deprem sonrası yaptığı açıklamada, "Şu an için herhangi bir can veya mal kaybımız yok. Ekiplerimiz, depremin ardından hemen muhtemel hasar tespit çalışmalarına başlayacak." şeklinde bilgi verdi. Ayrıca, Fethiye’de bazı binalarda hafif çatlakların oluştuğu bildirildi. Ancak bu durum, genel olarak kayda değer bir hasara neden olmadı. Depremin ardından AFAD, vatandaşların güvenliği için acil durum ekiplerini bölgeye yönlendirdi.
Deprem sonrası halk arasında yapılan değerlendirmelerde, bu tür doğal afetler karşısında alınacak önlemlerin ve hazırlıkların önemine dikkat çekildi. Deprem gerçeğinin bir parçası olduğu Türkiye’de, bireylerin ve devletin dayanıklılık düzeyinin artırılması gerektiğine vurgu yapıldı. Uzmanlar, vatandaşların deprem anındaki davranış şekilleri ve olası acil durum planlarının hayati önem taşıdığını belirtti.
Son olarak, Kandilli Rasathanesi ve AFAD tarafından yapılan açıklamalar, gün içinde yaşanan sismik aktiviteleri yakından takip ettiklerini ve meydana gelen artçı sarsıntılar hakkında halkı bilgilendirmeye devam edeceklerini duyurdu. Muğla’daki deprem, birçok kişi için hatırlatıcı bir uyarı niteliği taşırken, şu anda bölgedeki sismik etkinliğin yakından takip edildiği ve halkın güvenliği için gereken tüm önlemlerin alındığı ifade edildi.