İran, son dönemdeki askeri stratejileri ve gece saatlerinde gerçekleştirdiği füze saldırılarıyla dünya gündeminde. Bu durum, pek çok kişi tarafından merakla takip edilirken, saldırıların saatleri de dikkat çekiyor. Sanılmasın ki bu, tesadüf. Aslında İran’ın askeri stratejisinin de bir yansıması olan bu durum, bölgedeki güç mücadeleleri ve uluslararası ilişkiler açısından oldukça önemli. Gece saldırıları, sadece düşmanı şaşırtmakla kalmayıp, aynı zamanda uluslararası tepkiyi minimize etmek için de bir araç olarak kullanılıyor. Bu yazıda, İran’ın gece saatlerinde füze saldırıları gerçekleştirme nedenlerini detaylı bir şekilde ele alacağız.
Askeri tarih boyunca, hava ve füze saldırılarının birçok stratejik amacı olmuştur. Gece saatleri, düşmanın dikkatinin dağılmasını sağlamak ve gizlilik avantajından yararlanmak amacıyla tercih edilir. İran da bu stratejiyle hareket ediyor. Gece saldırıları, Taliban veya IŞİD gibi rakip gruplara karşı yürütülen savaşlarda, düşmanın uyanılması zor bir dönemde hedef alınmasını sağlayarak etkin bir savaş aracı haline geliyor. Ayrıca, gece yapılan saldırılar, düşman radarları tarafından izlenmeyi zorlaştırıyor. Özellikle gelişmiş füze sistemleri ile beraber bu durum, İran’ın füzelerinin sekmesiz bir şekilde hedefe ulaşmasına olanak tanıyor.
Gece saldırılarının bir başka önemli boyutu ise, uluslararası tepkiyi minimize etmeye yönelik bir taktik olarak ortaya çıkmasıdır. Gün ışığında gerçekleştirilen saldırılar, medya ve kamuoyunun dikkatini hemen çekerken, geceleri yapılan saldırılar daha az görünür kalarak İran’a birtakım avantajlar sağlıyor. Bu tür taktikler, aynı zamanda İran’ın güç gösterisi yapma arzusuyla da bağlantılı. Özellikle Orta Doğu'da gerilimlerin arttığı dönemlerde, İran, gece saldırılarıyla hem iç kamuoyunda hem de uluslararası alanda güçlü bir görüntü vermeyi hedefliyor. Ancak bu saldırıların, İran’ın askeri gücünü artırma çabalarıyla karşı karşıya kaldığı olası uluslararası tepkilere yol açabileceği de unutulmamalıdır.
Sonuç olarak, İran’ın gece saatlerinde gerçekleştirdiği füze saldırıları bir tesadüf değil, iyi planlanmış bir stratejinin parçası. Askeri avantajlar, uluslararası tepki yönetimi ve psikolojik savaş öğeleri, bu saldırıların arkasında yatan temel nedenler olarak öne çıkıyor. Gelecekte bu stratejilerin nasıl evrileceği ve uluslararası ilişkileri nasıl etkileyeceği ise merakla bekleniyor.