Son günlerde Türkiye’nin gündeminde yer eden bir olay, gençlerin maruz kaldığı şiddetin ve ayrımcılığın endişe verici boyutlarını gözler önüne serdi. "Abinin selamı var" denilerek saldırıya uğrayan gençler, yaşadıkları travma ile hayata tutunmaya çalışıyorlar. Aileleri ve toplumu derinden etkileyen bu durum, cinsiyet temelli şiddetin ve mobbingin ne denli yaygın bir problem olduğunu bir kez daha hatırlattı.
Şehrin merkezinde gerçekleşen bu talihsiz olay, gençlerin akşam saatlerinde parka gitmeleriyle başladı. İçlerinden birine, daha önce tanımadıkları bir grup tarafından "Abinin selamı var" dedikten sonra saldırı başladı. Gruplar halinde hareket eden bu kişiler, gençleri önce tehdit edip sonra fiziki saldırıya maruz bıraktı. Olayın en çarpıcı kısmı ise, gençlerden birinin etek giydirilerek alay konusu yapılmasıydı. Bu durum, şiddetin sadece fiziksel boyutuyla sınırlı kalmadığını, aynı zamanda psikolojik bir saldırı niteliği de taşıdığını gösteriyor.
Yüzleri maskeli saldırganlar, gençlere karşı acımasız bir tutum sergileyerek onları hem darp etti hem de alay etti. Bu süreçte yaşananlar, gençlerin ruh sağlığı üzerinde kalıcı etkiler bırakabilir. "Sadece eğleniyorduk, neden böyle bir saldırıya uğradık?" sözleriyle olayı anlatan gençler, ne yazık ki birçok kişinin benzer korkuları yaşadığı bir toplumda yaşıyoruz.
Olayın duyulması ile birlikte sosyal medya platformlarında geniş yankı buldu. Kullanıcılar, gençlere destek olmak ve benzer durumlarla karşılaşanları korumak için harekete geçti. #EtekGiydirmeSaldırısı etiketi, kısa sürede binlerce kişiye ulaştı. Birçok kişi, yaşanan bu şiddet olayını kınayan mesajlar paylaştı ve cinsiyet temelli şiddetin kabul edilemez olduğunu vurguladı. Ayrıca, feminist kuruluşlar ve LGBTIQ+ dernekleri de gençlere desteklerini ilan eden açıklamalarda bulundular. Eylemler düzenleyerek pozitif bir farkındalık yaratma çabalarına girdiler.
Yerel yönetim de olaya kayıtsız kalmadı. Kentin barındırdığı LGBTİ bireyler ve topluluklar için destek hizmetleri artırılacak şekilde yeniden gözden geçirildi. Ayrıca, toplumun her kesiminde bu tür olayların önlenebilmesi adına eğitim programları hazırlanacak. Cinsiyet eşitliği ve bireylerin özgürlükleri üzerine farkındalık yaratılması hedefleniyor. Kısa süre içerisinde duyurulacak olan seminerler ve destek grupları ile travma yaşayan gençlerin rehabilitasyon süreçlerine katkı sağlanması bekleniyor.
Bu olay, toplumsal cinsiyet normlarının ve önyargıların sorgulanması gerektiğini ortaya koyuyor. Hala birçok kişi, bir giyinme tarzının ya da dış görünümün bir kişinin kimliği ve değeri üzerinde belirleyici olduğunu düşünmektedir. Oysa ki bu tür düşünceler, sadece bireylerin değil, tüm toplumun barış içinde yaşamasını da tehdit eden unsurlardır. İnsanların bir arada var olabilmesi için karşılıklı saygı ve hoşgörü, elzem bir gereklilik haline gelmiştir.
Sonuç olarak, "Abinin selamı var" denilerek yapılan bu saldırı, gençlerin yaşadığı derin travmayı ve toplumdaki ayrımcılık sorununu açığa çıkarmıştır. Gelecek nesillerin bu tür olaylardan uzak, daha sağlıklı bir toplumda yetişebilmesi adına, herkesin üzerine düşen sorumluluklar bulunmaktadır. Eğitimden farkındalık çalışmalarına kadar her alanda görev üstlenmek, bu tür olayların tekrar yaşanmaması için elzemdir. Gerek aileler gerekse toplum olarak, cinsiyet eşitliği üzerine düşünmek ve bu konudaki önyargıları kırmak hepimizin görevidir.