Son günlerde gündemde önemli bir yer tutan kadına şiddet vakalari, toplumda derin yaralar açmaya devam ediyor. İşte, yaşanan bu dehşet verici olaylardan biri, İstanbul'un bir semtinde, bir kadının birlikte yaşadığı partnerinin elinde yaşadığı korkunç anları gündeme getirdi. Bu olay, yalnızca kurbanın değil, tüm toplumun dikkatini çekmeyi başardı. Kadına şiddetin önlenmesi adına atılması gereken adımlar ve bu süreçte yaşanan dram, birçok kadının sesi olmasına vesile oldu. Detaylarıyla ele alacağımız bu olay, aynı zamanda güvenli bir yaşamın ve ilişkilere dair sağlıklı sınırların önemini bir kez daha hatırlatarak, toplumsal bilinçlenmeyi pekiştirecektir.
Olay, 15 Ekim 2023 tarihinde İstanbul'un Beyoğlu ilçesinde meydana geldi. 30 yaşındaki “Zeynep” (ismi değiştirildi) adlı genç kadın, birlikte yaşadığı erkeğin öfkesine maruz kaldı. İddialara göre, çift arasında bir süredir devam eden maddi sorunlar nedeni ile tartışma çıkmıştı. Başlangıçta sıradan bir tartışma gibi görünen olay, kısa süre içerisinde Zeynep'in kabusuna dönüştü. “Ali” (ismi değiştirildi) adındaki erkeğin, öfkesine yenik düşerek 'sözlü şiddet' uyguladığı Zeynep, durumu daha da kötüleştirerek fiziksel şiddete maruz kaldı. Zeynep, olay sonrası yan komşularının yardımıyla emniyete giderek şikayette bulundu.
Olayın ardından, birçok kadın hakları savunucusu, sosyal medya üzerinden olayla ilgili kampanyalar başlattı. #KadınaŞiddeteHayır etiketiyle yapılan paylaşımlar, kadına yönelik şiddetin kabul edilemez olduğunu vurgulayan mesajlarla dolup taştı. Bu olay, aynı zamanda Türkiye’de kadına yönelik şiddetin ne denli yaygın olduğunu gözler önüne serdi. Zeynep’in yaşadığı bu korkunç durumun ardından, toplumda büyük bir öfke patlaması yaşandı. Dolayısıyla, ilgili polis departmanı ve adalet organları da olayla ilgili olarak hızla harekete geçti. “Ali”, Zeynep’i darp etme suçlamasıyla gözaltına alındı ve olayın hazırlık aşamasında olduğu öğrenildi.
Alınan bilgiler, Zeynep’in sağlık durumunun stabil olduğunu ancak psikolojik destek alması gerektiğini gösteriyor. Olayın yaşandığı gün, Zeynep’in yakın arkadaşları ve akrabaları da olayla ilgili olarak Zeynep’in yanındaydılar ve ona destek verdiler. Kadın, olayın ardından medyada daha fazla yer bulmayı ve diğer kadınlara yol göstermeyi amaçladığını belirtti. "Güçlüyüm ve yalnız değilim" dedi. Zeynep, bu olayın birçok kadına ilham kaynağı olacağını ve başka bir kadının benzer bir duruma düşmemesi için mücadele etmeye devam edeceğini ekledi.
Bu tür olayların sona ermesi için toplumun yapması gereken önemli görevler var. Özellikle, erkeklerin şiddet olaylarındaki rolleri ile ilgili farkındalığın artırılması, erkeğin yargılaması gerekli bir durum olduğunu belirten sosyal psikologlar, aile içindeki güç dengelerinin yeniden değerlendirilmesi gerektiğini ifade ediyorlar. Ayrıca, devletin kadına yönelik şiddeti önlemek adına daha etkin projeler ve yasalar geliştirmesi gerektiğini vurguluyorlar.
Zeynep’in yaşadığı olay, toplumun bir mikrokozmosunu yansıtıyor. Türkiye’deki kadına yönelik şiddetin artış gösterdiği bir dönemde, bireylerin bu tür olaylara kayıtsız kalmamaları gerekiyor. Eğitim kurumları, yerel yönetimler ve sosyal medya platformları gibi alanlarda güçlü farkındalık çalışmaları yürütülmeli ve yasal önlemlerin alınması sağlanmalıdır. Unutulmamalıdır ki, her kadın, fiziksel ve psikolojik şiddete maruz kalmadan yaşamaya hakkına sahiptir.
Birçok kadın, Zeynep’in yaşadığı gibi zor durumda kalabilir; ancak dayanışma ile bu sorunların üstesinden gelebiliriz. Her birey, bu sorunun çözüm sürecinde aktif bir rol almalı ve durumu değiştirmek için adımlar atmalıdır. Bu tür olaylarla mücadele etmenin yolu, farkındalık yaratmak ve birbirimize destek vermekten geçmektedir.
Sonuç olarak, birlikte yaşadığı kadına yönelik şiddet uygulayan bir erkeğin yaptığı bu davranış, yalnızca Zeynep için değil, tüm kadınlar için büyük bir tehlike arz ediyor. Zeynep’in durumu, daha çok kadının benzer olaylarla yüzleşmemesi adına bir uyarı niteliği taşıyor. Yaşanan bu korkunç olay, toplumun her kesiminin daha fazla dikkat etmesi gereken bir durum haline geldi. Adaletin yerini bulması ve kadınların korunması adına, hepimizin elini taşın altına koyması gerekiyor.